Gözlerine düşmesin gölgesi ayrılığın
Çizilmemiş resmisin sen ilkbaharın
Sevdim seni.. Öyle böyle değil hem de.. Sabahları doğduğunda güneş, aydınlatır gibi tüm dünyayı. Gölgeler karıştığında karanlığa, ışığa hasret gibi. Kendimi sever gibi.. Sevmiştim seni...
Aşk nedir diye sorulsa bana, hiç düşünmeden ismini koyarım aşk yerine. Çünkü aşkın tanımı sen oldun bende.
Şimdi ne yana dönsem, sevdan dikiliyor karşıma. Ne yapsam, ne etsem, kimi sevsem, sen yanım eksik kalıyor. Her sözcüğü deniyorum seni anlatabilmek için, bütün vurgularını kullanıyorum cümlelerimin. Ya onlar anlatamıyor seni, ya da sen yetmiyorsun onlara. Her şeyin tarifini ediyor da şu hecelerim, bir tek seni tarif edemiyor. Hiç bir isim koyamıyorum sana dair duygularıma..
Sen bilmiyorsun ama, varlığında bile özleyeninim ben. Elimi uzatsam tutabilirim ama, bir o kadar da ulaşılmazımsın. İşte bu yüzden özleminden yakınmıyorum, şikayet etmiyorum sensizlikten.
Ayrılığına, gözyaşlarına, acısına da sahip çıktım ben bu sevdanın. Onları da benimsiyorum.
Bizim baharımız da her bahar gibi kışlara bıraktı sonunu. Olsun, ben senin hasretini de seviyorum. Seninle her şeyi sevdiğim gibi.
Kirpiğine değmesin yağmuru yalnızlığın
Düşlerdeki öpüşüsün sen tutkularımın
Yalnızlık bir yağmur misali yağıyor üzerime. Onca kalabalığın arasında bile, yalnızlık sensizlik demek.. Sensizlikte yaşamak seni acıtsa da canımı, çıkaramıyorum yüreğimden. Bakışlarını bir an bile silemiyorum gözlerimden. "Her şey çok güzel olacak.." masalına inandırıyorum kendimi. Düşlerimdeki, hayallerimdeki senle avunuyorum çoğu zaman..
Düş, hayal, hikâye hepsi yaşamım. Sonu yazılamayan bir hikâyenin harfleri hepsi. Yokluğunda yerlerini bulmaya çalışıyorum, el yordamı... Oysa bilsen...
Bir gün diyorum ki, belki sevdanı alıp giderim, kimseler görmez bizi, kimseye göstermem gözlerini.. Yalnızlığın yağmuru ıslatmaz bizi o zaman. Her şey senli ve sana dair olur.
Nedenini hiç bulamadığım, bulsam da anlayamadığımsın. Oysa yüreğimin sesine kapattığımda düşüncelerimi, gözyaşlarım da akmıyor. Sanki hiç sevmemişim, hiç özlememişim gibi. Hiç başlamamışız, hiç bitmemişiz gibi. Bu hiçlik öylesine köreltiyor ki her şeyi gitgide, öyle kolayca yitip gidiyor ki her şey, geleceğimi kirletiyor insafsızca, geçmişimden kirlenmediği kadar..
Seni çıkarıp içimden hiç olmaktansa, yokluğunda da hissetmek seni, yüreğime daha iyi geliyor...
Deli bozgun, doludizgin
Aşkı sana vermeli
Kuralsızca ve sınırsız
Bir tek seni sevmeli
Seninle bütün sevdalar, tüm yaşanmışlar zamanın ardında kaldılar. Senden başkasını da sevemem böylesine. Adeta kilitler vuruyorum yüreğime, sanki bir tek sen varmışsın, sevilesi tek şeyim senmişsin gibi.
Tıpkı dün gibi aklımda dünyama geldiğin gün.. Sen gelmeden önce kapalıydı gözlerim. Ne sevmeyi, ne sevilmeyi ne de aşkı biliyordum ben. Öğrettin...
Öylesine sıradan olduğunu zannettiğim bir gün çıkıp gelmiştin bana, usulca, ansızın. Sana uyandım..
Gittin, yeniden kapandı gözlerim. Bana yokluğunu öğretmemiştin çünkü. Sensizlikte bir başıma öğrenmeye çalışıyorum sensizliği. Ama bunu da başaramıyorum. Sensiz hiç bir şeyi başaramadığım gibi...
Ne kendimi sakladım senden, ne sözlerimi. Ne geçmişin izlerine takılıp kaldım, ne de geleceğe dair hayallere. Seninle olmak yetiyordu bana. Şimdi seni sensizlikle yaşayıp bununla da yetiniyorum.
Bir ateşsin içimde Tanrı'nın yaktığı
Ver bana içindeki en temiz günahı
En güzel dünlerim, en inanılası düşlerimdin benim. Biliyorum ki bu böyle son bulmayacak. Hissediyorum ki usulca, ansızın çıkıp geleceksin yine gittiğin yerlerden, öylesine sıradan zannettiğim bir günde..
İşte o gün, benim en güzel günüm olacaksın.
Bensiz zannedip kendini, sakın alışma yokluğuma sen. Yalnızlığın hüzünlü elleri tutmasın yüreğinden. Gülüşlerini hiç bir acı düşürmesin yüzünden.. Mutluluk yağmurları yağsın üzerine, onlarla ıslansın ruhun..
Seninle aynı gökyüzüne bakıyoruz yine, sadece değiliz yan yana.
Ben Sensizim Ama Sendeyim Hala...