Utan İle İlgili Sözler

Utan İle İlgili Sözler 2025

Sendeyim.net ekibi olarak 2025 yılında yine boş durmadık, sizler için harika Utan İle İlgili Sözler derledik. Birbirinden güzel sözleri bir araya getirdik ki duygularınıza tercüman olsun. Utan İle İlgili Sözler arayanlara ilaç gibi gelecek bu listeyi kaçırmayın. Çayınızı alın, kahvenizi koyun; güzel sözlere birlikte dalalım.

Utan İle İlgili Sözler

Düşünmekten utanmıyorsan, söylemekten de utanma.  Montaigne

İnsan karşılık veremediğinden utandı mı karşılık verecek kimsesi olmasını istemez.

Hepimiz kaybettiğimiz ya da ulaşamadığımız her şey için zamanı suçlarız. Oysa biliriz ki; zaman konuşsa, hepimiz utanırız

Özgüvenin azaldığı yerde kibir yükseliyor. İçeride zayıflık arttıkça dışarıda gösteriş çoğalıyor. Sözcüklerle, yürüyüşle, maskelerle güçlü olunmuyor. Kollarını açıp, sonuçlara kilitlenmeden, gülümsemeni silmeden, korkularından eksiklerinde utanmadan, kaçmadan, saklanmadan, senden beklenen değil sen olduğunda özgüven ve sadelik ışıklarını saçıyor.

Bir insan, kirli düşüncelere sahip olduğu için utanmaz. Bir başkasının, o kirli düşüncesini bilme ihtimali utandırır.

Bağışlama, bağışlanan kişiyi utandırmazsa insancadır.

En insani davranış, bir insanın utanılacak duruma düşmesini önlemektir.

Anlatmaya dilde lisan yetmiyor, utancından durdu kalem gitmiyor, ne yapsak da bizde kusur bitmiyor; olmuşuz bir kere isyana tabi, kurtar bizi Yarabbi. Cumanız hayırlı ve mübarek olsun.

Hayallerimiz, toplumun bizden beklediklerinden ötedeyse utancımız fazladır.

Müslüman kimliğinden utanan değil, o kimliğe layık olmadığı için kendinden utanan kimsedir.

En insani davranış, bir insanın utanılacak duruma düşmesini önlemektir. Nietzsche

Olmayan bir sevgiliyi inatla beklemek; utandırmaktır aşkı.

Davranışlarından utanıp, sıkılma; hayatın tümü bir denemedir.

Bu üç kimsenin dışında hiç kimseye ağız açma: Dindar, yiğit ve soylu. Çünkü dindar kendi dinini koruması için ihtiyacını karşılar. Yiğit de seni ümitsiz etmeyi kendi yiğitliğine sığdırmaz, utanır. Soylu ise ihtiyacın için yüzünün suyunu dökmeye mecbur kaldığını bildiğinden, haysiyetini korumak için seni eli boş geri çevirmez.

Bir gece kapını çalarsa yalnızlık açma bırak dışarıda kalsın hayat ne kadar zor ve acımasız olsa da hayatı öyle mutlu yaşa ki kapıdaki yalnızlık yalnızlığından utansın.

Ölüm; ben seni utanç ile titrerken gördüm.

Bir sabah uyandığında ben olacağım yanında, gözlerini bana açacaksın, o gün güneş bile başka doğacak, bulutlar güneşimizi engellemeye utanacak, biz sarıldıkça odamız aydınlanacak. Sabret sevdiğim o günler de yaşanacak. Yasaklı sevdiğim günaydın.

Kork korkmazdan‚ utan utanmazdan.

Ben asla ağlamam deyip her gece yatağa yattığında aklına o gelip gözünden iki damla yaş süzülüyorsa eğer utançla, işte o zaman aşıksın demektir.

Sevgiler gönderirdi nedense utanırdı da bundan, gönderir gönderir geri alırdı bir gücenikliği sonra.

Utanmayı bilen kişi ne güzeldir. İnsana masumiyeti hatırlatır.

Öğretmen dilsizse çocuklar cezalandırılma korkusu, öğretmen konuşkansa öğrenciler utanma duygusu yaşar.

Bir kapıya bir kere gidersin, ikincisinde utanırsın ama bir kapı var ki her gün gidersin, gitmelere doyamazsın. Çünkü bilirsin seni kapısından kovmayacak bir tek O vardır. Her gün içini dökersin bir O sıkılmaz senden, bir O affeder seni, bir O yüzüne vurmaz ayıplarını. Seni senden daha iyi bilendir. Rabbim bu mübarek Ramazan ayı hatırına ayıplarımızı örtsün, günahlarımızı affetsin.

Biliyorum, konuşacak bir şeyimiz yok ama yine de gözlerini al gel elindeki yarayı, suskunluğunu, acemiliğini beni biri severse inanmam seni biri severse utanırsın. Bilmediğin bir hastalığa acımak gibi bile olsa gel biliyorum konuşacak bir şeyimiz yok ama ıstırabım sende, mutlaka alda gel.

Dostlarımızdan şüphelenmek, onların ihanetinden çok daha utanç vericidir.  La Rochefoucauld

Sudaki balıklar çabuk unutur. Karada yaşayan Balıklar unutmaz. Yeri geldi mi çok pis laf çarpar. Yaptığından utanır insan.

Utanmak güzeldir ama kadınlarda olursa daha da güzel olur.

Aşk utanma ve çekinmenin olduğu yerde vardır. Montaigne

Ben; seni, yanındakini ve milyarlarca insanı yoktan var edenin aciz bir kuluyum sevgilim. Ben sadece tutuklunum. Hadi azıcık sev beni. Sev ki utandırayım kendine Mecnun diyenleri. Kahraman Tazeoğlu

Yüzünüze bakıp, utanmadan yalan söyleyecek cesaretleri vardır da. Sizin onlardan daha zeki olabileceğiniz ihtimalini düşünebilecek beyinleri yoktur.

Utanmasalar, kursağımızda bıraktıkları hevesi bile dönüp geri isteyecek insanlar var.

Sen sevdiğin için sakın utanma, bil ki utanması gereken; sevildiğini bildiği halde sevmesini bilmeyendir aslında.

Ben;  Seni, yanındakini ve milyarlarca insanı yoktan var edenin aciz bir kuluyum sevgilim. Ben sadece tutuklunum. Hadi azıcık sev beni. Sev ki utandırayım kendine Mecnun diyenleri.

Yıl olmuş 2017 kızların yanında küfür etmeye utanan adamlar var. Dediğim gibi Sebastian adamlar var Gerçekten adamlar.

Cömertlik, istemeden önce vermektir. İstendikten sonra vermek utançtandır ve kötüdür.

Sana cefa edeni utandırman için hoşça geçinmeye çalış.

Bak arkadaş seviyorsan şunları bil. Uzaktır gidemezsin, yakındır istediğini yapamazsın, güzeldir erişilmezdir, sevdalısındır dürüstçe anlamazdır, tek istediğin yalnız kalmaktır onu bile çok görürler seni anlamazlar, sen bence ne yap biliyormusun arkadaş yeter ki sev, tek taraflı olsa bile ebedi sev, sev ki güller utansın kuşlar kıskansın ama onu sev.

Seni bana uzak kılan bu ıssız ve derin uçurumlar. Uçurumlar utansın!

Çocuktaki utanma hali ondaki akıl nurunun alametidir.

Bilsem ki bir daha hiç dönmeyecek bilsem ki gözyaşım hiç dinmeyecek utanmam sıkılmam mutsuzluğuma şimdi sensiz cehennemde yaşlanacağım.

Dün gece derin bir uykuya daldım, çok güzel bir rüyayla sabah uyandım. Sen ise vatan derdindeymişsin Mehmedim şehit olmuşsun çok utandım.

Bazen insan öyle özlenir ki; özlenen bilse, yokluğundan utanır.

Ben utangaç bir kalbi taşırım geceden. Ben sana aşık olduğumu, ölsem söyleyemem. Özdemir Asaf

Öyle güzel gülmelisin ki, insanlar seni ağlatmaya utanmalı.

Bugün bir çiçekçinin önünden geçerken bir çiçek ben çok güzelim beni al diyordu. Onu aldım ama güzel olduğu için değil seni gördüğünde utansın diye.

Sevmekten korkmadığımız, söylemekten utanmadığımız saygının değerli, düşüncenin önemli, umudun sonsuz olduğu yarınlarda, mutlulukla geçireceğiniz bir ömür dileğiyle.

Hayatta göreceğiniz iş ne olursa olsun, erdem olmayınca, elde edeceğiniz her şeyin, yapacağınız her işin sonunda, utanç ve kötülük vardır.

Utanıyorum şehidim, utanıyorum, yemekten, içmekten, senin annen ağlarken gülmekten utanıyorum! Sanma ki; unutuyor, unutturuyoruz. Unutanları barındırmaktan utanıyorum. Sen; vatan için bizim için şehit olurken, seni görmezden gelenlerden utanıyorum.

Utançla, bağlılıklarının eğri bakan gözlerini görmektense, bir utanmazı görmeyi yeğlerim.

Dudaklarımdan düşürmediğim bir sigara gibisin. Üstelik öyle bir illetsin ki, bir sara gibi her daim uykularımda beni nöbet nöbet yoklarsın, öyle uslanmaz öyle utanmaz nöbetlerine alışamadım. Her acıyı taşıdım da yüreğimde bir sensizliği taşıyamadım.

Bilmediğim şeyler hakkında cahil olduğumu itiraf etmekten utanmıyorum.

Utanırım, söyleyemem yaşadığım yalnızlığı, kelimeler yetmiyor ki, bu mu sevda dedikleri.

Eskisi gibi olsa aşklar, kız sevdiği erkeğin elini tutmaya utansa, erkek sevdiğinin gözlerine bakmaya kıyamasa.

Aptallar, utanılacak bir şey yaptıkları zaman mazeret diye o işi her zaman yaptıklarını söylerler. George Bernard Shaw

Hepimizin bir kuyusu var elbet. Enderine gömdüğümüz kaygılarımızı, ihtiraslarımızı, tutkularımızı saklayan, en mahrem sohbetlerimizi paylaştığımız, en cesur itiraflarımızı haykırdığımız bir kuyu, utandığımız anılarımızın yatağı. Endişelerimizin barınağı. Kuyulardan delik deşik olmuş bir yolda, düşe kalka yürür gibi yaşıyoruz hayatı. Çukur çukur olmuş bir kalple.

Bir gün görürsen beni yıkılmış, harap, köşede, sakın sorma yaklaş cesaret bulursan kendinde eğer sorarsa dostların kim bu ayyaş diye tüm gururunla utanmadan şöyle bu benim eserim diye

Sevda dolayısıyla rezil olmuş kimi insanlara rastlardım da zavallıları ayıplardım. Meğer ayıplamaya hakkım yokmuş. Allah bu sevda denen ateşte bir kulunu yakmasın. İnsanda ne utanma kalıyor ne ağırbaşlılık! Ahmet Mithat

Başağa Kafan ne kadar rahat. diyenler bilse içinde neyi nasıl yaşadığını söylediklerinden utanırlar. Başak hep içine atar.

Bir Oğlak en çok aşık olduğu insandan utanır.

Utanç gençlerin süsü, yaşlıların yüz karasıdır.

Aşk; utanma ve çekinmenin olduğu yerde vardır.

Yağmur yağıyor Olric, ıslanıyor etraf ağlasak kimse anlamaz değil mi? Anlamaz efendimiz. Anlasa ne olur? Utanırız efendim. Sevmeyi göze alan utanır mıymış Olric.!

Ağlamadan dillerim dolaşmadan yumruğum çözülmeden gecenin karşısında. Şafaktan utanmayıp utandırmadan aşkı, üzerime yüreğimden başka muska takmadan konuşmak istiyorum.

İnsanın doğuşunu görmekten herkes kaçar, ama ölümünü görmeğe hep koşa koşa gideriz. İnsanı öldürmek için gün ışığında, geniş meydanlar ararız, ama onu yaratmak için karanlık köşelere gizleniriz. İnsanı yaparken gizlenip utanmak bir ödev, onu öldürmesini bilmekse birçok erdemleri içine alan bir şereftir. Biri günah, öteki sevaptır.

İman, yetmiş küsur şubedir ve utanma imandan bir şubedir.

Yoksulluğun hüküm sürdüğü yerde ne utanma kalır, ne suç, ne namus, ne de ruh. Honore De Balzac

İnsanların Peygamberlerden öğrenegeldikleri sözlerden biri de: Utanmadıktan sonra dilediğini yap sözüdür.

Gülmek için yaratılmıştır bir Yengeç. Ağlamak hiç yakışmaz. Gülmek için yaratılmış bir varlığı güldürmek yerine ağlatanlar utansın.

Ve sen gözleri ceylan bakışlı yârim. Hiç mi utanmadın seni seven bir kalbi yalanlarına inandırırken? Hiç mi kızarmadı yüzün bu ihanetin adını aşk koyarken? Doğru sen kalp değil taş taşıyordun.

Utanırım sana gel demeye. Ben çağırmasam ama sen yine de gelsen.

Utanırım söyleyemem yaşadığım yalnızlığı, Kelimeler yetmiyor ki bu mu sevda dedikleri, Paylaşırım yokluğunu gecenin sessizliğiyle, Yetmiyor yalnız hayaller bu mu sevda dedikleri Bu mu sevda bu nasıl aşk.

Ağız yemeyince yüz utanmaz.

Lüzumsuz insanlarla aynı ekmeği paylaştığıma bir gün utanacağım hiç aklıma gelmemişti..

Utanıyorum şehidim, yemekten, içmekten. Senin annen ağlarken gülmekten utanıyorum. Sanma ki unutuyor unutturuyoruz, unutanları barındırmaktan utanıyoruz, sen vatan için bizim şehit olurken seni görmezden gelenlerden utanıyorum.

Aldırma söylenenlere; varsın, görenler seni bir ot sansın. Sen gül ol da, uğruna ötmeyen bülbül utansın.  Mevlana