Masa İle İlgili Sözler

Masa İle İlgili Sözler 2025

Sendeyim.net ekibi olarak 2025 yılında yine boş durmadık, sizler için harika Masa İle İlgili Sözler derledik. Birbirinden güzel sözleri bir araya getirdik ki duygularınıza tercüman olsun. Masa İle İlgili Sözler arayanlara ilaç gibi gelecek bu listeyi kaçırmayın. Çayınızı alın, kahvenizi koyun; güzel sözlere birlikte dalalım.

Masa İle İlgili Sözler

Kim bilir. Masalınızın kahramanı, başka bir hikâyenin figüranı olmaya gitmiştir belki de.

Peri masallarındaki hayal ürünleri gibisin, ancak o masallarla yaşarsın o masallarla uyanırsın yalan insan.

Azıcık daha okusaydı masal kitabını bitirecekti. Ben ona ayakta durmayı o da bana çocuk kalmayı öğretecekti.

Boş ver hep aynı masal hayat ve ben işte o kadar.

Biri kurbağa öper, biri yüzyıllarca uyur,biri 7 cüceyle yaşar,biri kuleye kapatılır. Bir masal prensesi olsan bile kadınlık zor.

Kim bilir, masalınızın kahramanı, başka bir hikayenin figüranı olmaya gitmiştir belki de

Eylül ayında anlatılan aşk masalları insanlara neşe, sevinç, mutluluk ve gelecek sunar.

Bir Akrep bilgisayarında veya telefonunda masaüstü yaptıysa seni. Bil ki senin üstünde bir insan yok onun kalbinde.

Bu gece hüzün bastı odama, üzüntülerim dert ortağım oldu masamda, bir silah bir sözlerin yanımda, ya çekip vuracağım kendimi, ya da üzüntü dolu sözlerimle ölürüm sensiz gecemde.

Bir aşk masalının iki ayrı karakteriymişiz seninle sen zalim ben masum rolünde, bu aşk masalının galibi hep zalimler mi olacak?

Sana masal anlatmadan uyuyamazdın, ama her biten masalda acımı duyamazdın.

Boşver, hep aynı masal hayat ve ben işte o kadar.

Nikâh masasına oturdun işte, dayanmak çok zormuş böyle sevince, sana mutluluklar, sözüm kardeşçe, at artık imzanı, git bir an önce.

Sensizlik yalan seninle olmak masal gibi gelir bana; ne zaman seninle evlenirsem o zaman inanırım gerçek olduğuna. Benimle evlenir misin aşkım?

Aslında annem seni anlatır dururmuş çocukluğumda ve her masala seni anlatarak başlarmış; Bir varmış, bir yokmuş.

Fenerbahçe yaz 1830′a mesaj gönder. Şampiyonluk masalları cebine gelsin.

Sence neden tüm renkler birden siyaha büründü, desene bir masalın sonu daha göründü.

Sonra masal kaldığı yerden devam etti; giden dönmedi, kalan unutmadı.

Şeker gibi tatlı, masal gibi güzel bir yıl diliyorum.

Dertsiz yaşanan aşk masal gibidir, okunur ve unutulur.

Bu masalar boş kalmaz gidenin yeri dolar. Bu vazolara bir şey olmaz yalnız çiçekler solar.

Ah be çocuk ah. Seninki, masalda ki pamuk prensese âşık olmak değil. Uyutulduğun ninnideki bostana giren danaya yüreğini vermek.

Entel dantel ayakları bilmeyiz biz ama her kahvehanede masamız her karakolda ismimiz her güzel kızda resmimiz vardır.

Gerçeği sayende gördüm, teşekkür ederim. İçi boş kalbini tattım, ne yazık ki sevgilim. Zahmet edip masallarla, gelme karşıma. Beni affet demekle bil ki zaten çoktan geciktin.

Bir elmanın birbirinden farklı görünüşleri olabilir: masanın üstündeki elmayı bir an olsun görebilmek için boynunu uzatan çocuğun görüşü ve bir de, elmayı alıp yanındaki arkadaşına rahatça veren evin efendisinin görüşü.

Artık kendi kendime anlatabileceğim, acımasızca bir masalım var, adı sen oldun.

Pamuk prenses kadar masum, Külkedisi kadar güzel, Sindrella kadar narin bebeğimizsin sen bizim. Sana masallardaki kadar güzel bir hayat, ummadığın kadar harika bir ömür diliyoruz. İlk yaşın kutlu olsun bebeğim.

Bu masalar boş kalmaz, gidenin yeri dolar. Bu vazolara bir şey olmaz, yalnız çiçekler solar. Gönül kimsesiz yapamaz, sevebileceği bir dost arar. Taşın kalbi yoktur ama onu bile yosun sarar.

Şiir ne bir teşrih masasıdır, ne bir teşhir çarmıhı.

Geçmişi değil de geleceği kutlamak, geleceğin mitoloji masalını bulmak: İşte her şeyden önce önemli olan budur.

Aşkı oyun sandın, sevgiyi oyuncak, beni de kukla. Bir masal yazdın sonra oynadın, şimdi kendi oyununun içinde acı çekiyorsun. Ben yokum acı sana helaldir.

Kimsesiz zamanların yalnızlığında, aydınlık diyarların masalsı görüntülerinde, küçük bir çocuk yüreğinin annesine olan sevgisi değerinde bir merhaba dostum nasılsın.

Herkes kaybettiği kadar içecekse eğer. O masadan en son ben kalkarım.

Masal kitaplarına benzedi artık zamane aşkları. Okuması çok güzel ve zevkli; ama inanması bir o kadar zor.

Sevdiğini mertçe seven kişi, pervane gibi özler ateşi. Sevip de yanmaktan korkanın masal anlatmaktır bütün işi.

Aşkımız su üzerine yazılan bir masaldı, göz kirpiğim kısalığında, kelebeğin ömrü uzunluğundaydı. Kalbimizde bir ömür boyu çekeceğimiz yaralar bıraktı.

Kadınların erkeklerden daha az yetenekli olduğu savı bir masaldan, gerçekmiş izlenimi veren bir uydurmacadan başka nitelik taşımaz.

Yarı yolda bırakıp sonra geri dönmek isteyenin çektiği acıya da anlattığı masallara da inanmaz bir Yengeç.

Hak edene, masadan öyle bir kalkıp gideceksin ki; kendisini garsona bahşiş olarak bırakılan bozuk para gibi hissedecek.

Kıymetimi bilmen için gitmem mi gerek. Sevdiğini anla artık büyüdün bebek. Masal değil ki bu aşk öğrenmen gerek. Gitmesi kolay olur zor olan sevmek.

Sen yanımda kal, bırak hayat masal olsun. Ben yinede dinlerim o masalı varsın yalan olsun

Eğer bir masal perisi girerse rüyalarına, öldü dersin gül güzeli tılsımını kaybetti.

Eğer sonu mutlu bitmeyecekse, bana masalların dilinde konuşma ne olur.

Bir masal biter, sessizlik başlar. Kalbini okşar, uyutursun, unutursun.

Çocuk yok karşında anlatma masal, kurbağa bekleme olursun sanal, bizim sevgimiz her zaman real, delikanlı gibi seviyoruz ağır abileri izliyoruz.

Masa örtüsü, yatak örtüsü, sehpa örtüsü derken dünya için her şeyi örttükte, Ahiret için bir başımızı örtemedik.

Dağda 3-5 koyun sürüsü. Tutturmuş bir Kürdistan türküsü. Eline almış bayrak diye bir masa örtüsü. Satsan beş para etmez ne dirisi ne ölüsü. Sen soyu soysuz toprak senin neyine. İte itlik yapıp kafa tutma beyine. Anlasa dediğimi sokaktaki köpek ağlar haline.

Odandan çıkman gerekmez, masanda oturmaya devam et ve dinle. Dinleme bile, sadece bekle. Bekleme bile, gerçekten sakin ve yalnız ol. Dünya özgürce sunacaktır kendini sana. Maskesinden sıyrılmak için başka seçeneği yok, huşu içinde yuvarlanacaktır ayaklarının dibine.

Meçhule açılan bir kapıdır kitap. Meçhule, yani masala, esrara, sonsuza.

Meyhaneden masam kaldırıldı, karakoldan defterim dürüldü, savcı kalemimi.

Peri masalı gibi bir aşk istemez. Masallar kısa olur, çabuk biter. Terazi uzun ve gerçek bir aşk istiyordur.

Bir dakika içinde onlarca kadına 'Seni Seviyorum' yalanını atabilirsin! Ama rakı masasında sadece bir kadının adını sayıklarsın.

Dal goncayı bir sabah açılmış buldu, gül melteme bir masal deyip savruldu dünyada vefasızlığa bak; on günde bir gül yetişip, açıp, solup kayboldu.

Masal kitabı gibisin, okuması güzel ama inanması zor.

Bir masal bir taş ağırlığında olabilir mi? Oluyormuş meğer. Birlikte bir masala inanmak istedim ben seninle, sadece bu.

Ne bilginler geldi, neler buldular! Mumlar gibi dünyaya ışık saldılar.   Hangisi yarıp geçti bu karanlığı? Birer masal söyleyip uyuya kaldılar.

Geçmişi değil de, geleceği kutlamak, geleceğin mitoloji masalını bulmak:  işte her şeyden önce önemli olan budur.

Dağda üç beş domuz sürüsü. Tutturmuş bir Kürdistan türküsü. Eline almış bayrak diye bir masa örtüsü. Satsan beş para etmez ne dirisi ne de ölüsü. Soyu soysuz olan sensin toprak senin neyine. İte itlik yapıp kafa tutma beyine. Anlasa dediğimi sokaktaki köpek ağlar haline. Duy ulan soysuz Ne Mutlu Türküm Diyene! Size tek sözüm budur.

Fareye deney yapmışlar; Viski, votka vermişler hepsinde oynamış zıplamış. Rakı vermişler elini masaya vurmuş o kedi buraya gelecek demiş.

Sanma ki her masalın sonunda sevenler birbirine kavuştu. Bu masalın adı acımasızca yok oluştu.

Masallar çocukken uyuyana kadar, büyüyünce uyanana kadarmış.

Öperek uyandırdım bu sabah ayrılığı. Fırından yeni çıkan bekleyişler satın aldım. Kırmızı mavi köşeli yalnızlığımı serdim masaya. Manzaraysa ayrılığa sıfır. İşte her şey hazır. Acılarımla iki lafın belini kırdık. Yokluğunda bir kuş sütü eksik. Yalnızlığım ve ben; seni çok bekledik.

Seni hayal ediyorum geceleri masamın soğuk kenarında zaten hep hayal ediyorum seni olsan da olmuyor istemiyorsun beni.